Advert
Advert
Advert
KİŞİLİĞİNİ MAKAMDAN ALANLAR, MAKAMDAN SONRA KİŞİLİKSİZ KALIRLAR
Göksel Acaray

KİŞİLİĞİNİ MAKAMDAN ALANLAR, MAKAMDAN SONRA KİŞİLİKSİZ KALIRLAR

Bu içerik 648 kez okundu.
Advert

Kıymetli Dostlarım,

Siyaset hayatında girdiği 12 seçimi kaybetmiş, hayatında hiçbir zaman vekil olamayacak meclise dahi giremeyecek, yeni kurulan, oy

oranları %2-3-4’ü geçmeyen, küçük partilere, 39 milletvekili vermiş  Zafer Partisine kendi partisinin haberi dahi olmadan gizli anlaşma

ile 3 bakanlık ve MİT Başkanlığı veren ve hala CHP Genel Başkan koltuğunda 75 yaşında oturacağım diye direnen Genel Başkan

 Kılıçdaroğlu’na genel başkanlık seçiminde delegeler gerekli dersi vermişlerdir.

Değişimci delegeleri tebrik ediyorum.

 

Delegeler, genel başkanın veya belediye başkanlarının emir eri ve askerleri değillerdir. Delegeler,

halkın, seçmenin sokakta nabzını tutan, gözlem yapan temsilcileridir.

 

Sn Ülgür GÖKHAN sizde dersinizi alınız ve iyice kendinizi bitirmeden koltuğu kendi isteğinizle gençlere bırakınız.

Hizmet ve yatırım yapmadan 25 yıldır aynı koltukta oturuyorsunuz.

Hala oturacağım diye 74 yaşınızda direniyorsunuz.

 

Belediye aile şirketiniz değildir. Siyaset, meslek değil, etrafınızdakilerle birlikte zenginleşme aracı hiç değildir.

 

Sn Meral AKŞENER, siz MHP’de siyaset yaparken değişim dediniz ve aday oldunuz.

Fakat aday yapılmadınız.

Tepki olarak, İYİ Partiyi kurdunuz.

1 yerel, 2 genel seçim kaybettiniz.

Sizin de artık koltuğunuzu gençlere bırakma zamanınız gelmiştir.

 

Sadece siyasetçiler değil, vakıflar, dernekler, STK’lar, oda başkanları dahil oturduğu koltukta kovulasıya kadar kendi istekleri ile

bırakmıyorlar.

İş, hizmet yatırım mı yapıyorlar?

Üyelerin haklarını mı savunuyorlar sizce?

Tabi ki hayır.

 

Kendilerine çalışıyorlar, faizsiz hibe krediler, teşvikler, Ankara’daki ilişkileri ile bozuk olan ticaretlerini

düzeltiyorlar.

İktidarın nimetlerinden yararlanarak aile ve çevrelerini zenginleştiriyorlar.

 

Bu sözde başkanlar makama bir şey katmadıkları gibi makamlar ile halktan üyeden itibar görüyorlar.

 

Adam yerine konuluyorlar yoksa normal hayatta çok vasat olan bu kişilere babaları güvenip iki tavuğu yağmurlu günde sulamak için

teslim etmezler.

 

Bazıları var ki, oda başkanlığını meslek haline getirmişler.

Arsızca, yüzsüzce üyelerin parası ile zevki sefa sürüyorlar.

 

Takdiri odalara üye olan zor şartlar altında ayakta kalmaya çalışan esnafımıza bırakıyorum.

 

Tabi ki BASIN MEDYA dünyasında da aynı sorunlar yaşanıyor.

 

Örneğin Çanakkale Gazeteciler Cemiyeti Başkanı, hayatında alaylı olarak muhabirlik yapmamış, Basın Medya iletişim yüksekokul

okumamış, vatan, millet konuları dahil hiç bir konuda açıklaması, iki satır taraf olan eleştiren yazısı olmamıştır.

 

Mağdur olan, haksızlığa saldırıya uğrayan, basın emekçilerine sahip çıkmamış.

Basın açıklaması yapmamıştır.

 

Sadece Gazeteciler Cemiyeti Başkanı sıfatını, protokol dahil bazı toplantı ortamlarında kendini ağırlatmıştır. Birde eşinin Medya

şirketlerine reklam, yardım, destek toplamada kullanmaktadır.

 

Peki nasıl mı seçiliyor? 15 yıldır nasıl başkanlık yapıyor?

Tamamen eş kontenjanından, çalışan personel sayısının avantajını kullanarak başkan seçiliyor.

 

Cemiyet Başkanı Çanakkale geneli ve bütün basın mensuplarını temsil etmemektedir.

 

Yönetim kurulunda olan, sözde basın sektörüne yıllarını vermiş, duayen gazetecilerin sessiz kalmasını,  kamuoyunun takdirine

bırakıyorum.

 

Çanakkale’deki Gazeteciler Cemiyetine tepki olarak iki ayrı basın derneği kurulmuştur.

Yani Çanakkale Basını üçe bölünmüştür.

Basın sahipsizdir.

Hiç bir zaman toplu ve birlik içinde hareket edemeyecektir.

Bir temsilcisi yoktur.

Şirketimiz, personelimiz hiçbir Basın Medya Cemiyet ve Derneğine üye değildir.

 

Takdir Kamuoyunundur.

Kalın Sağlıcakla

Göksel ACARAY

 

 

 

 

DİĞER YAZILAR
Sende Yorumla...
Kalan karakter sayısı : 500
Kışlak Mücadelesi Çalışmaları Yürütülüyor
Kışlak Mücadelesi Çalışmaları Yürütülüyor
Öğrenci Kulüpleri Bilgilendirme Toplantısı Gerçekleşti
Öğrenci Kulüpleri Bilgilendirme Toplantısı Gerçekleşti